burcunun abukluklar silsilesine katkım olsun (no 15 olabilir mesela)
Sene 1994 – 1995 zannedersem (yazarken ürktüm, harbiden eşek kadar olmuşuz yane)
Garip ruh halleri, depresif mi olsak manik mi takılsak bilemiyoruz, soğuk sütün içine nescafe üzerine azcık muz likörü favorilerimizden, ayılsak mı bayılsak mı diye karar veremediğmiz akşamlar , ve tabiki kurtuluştaki güzel evde geçen enteresan geyikler.. Bir de öys diye bir hikaye vardı, her yaptığımız saçmalığı ve her ruh halimizi öys nin üzerimizde yarattığı baskıyla açıklardık... (üzerimizde kurduğu tek baskı o alkollü kafayla sabahın köründe dersaneye ne bok yemeye gidicem baskısıydı, o ayrıııı) Favori cümlemiz tümcemiz her ne ise “Ayak üstünde kızarmadan bozarmadan 2000 yalan atabilmek” wooow.. iddaaaya gel yahu!!!
Burcu unutkanlığın sınırlarını zorlamakta, sürekli kalem kaybediyor o dönemler, bu konuda uç noktada pimpirikli olan anacığı da sürekli kalem tedariki sağlıyor kendisine.. kalemler de en kralından “rotring”.. Bir gün sinirleniverdi burcunun annecik, aldı ikimizi karşısına, başladı burcuya sövmeye, ben de kanka kontenjanından gani gani yedim lafları, kafasındaki tek sabit düşünce biz birşey kullanıyoruz, o yüzden burcu bu kadar unutkan, kesinlikle normal değil bu haller.. Annecik 1 saat konuştu anlattı endişelerini dile getirdi.. İnsan ol duygulan di mi.. değil abi, alabildiğine piç kafayız o zamanlar.. ben açtım kolumu, kolumdaki morluğu gösterdim, dedim ki sorma burcunun anneciği, fena sardık bu işe, artık itiraf edelim (kolumu çaydanlık buharıyla mı ne yakmıştım o zamanlar, iyileşti ama bi leke kaldı, hala da vardır, o zamanlar tam mosmordu) Hayatımızda görüp görebileceğimiz en korku dolu gözlerle karşılaştık o anda, 3 sn sonra hemen kahkahayı basıp “yok öyle bişi, saçmalama” seansına başladık ama annecik bu, endişe bombası, zor sakinleşti..
Kurtuluş hikayeleri devam, bu sefer sanıyorum ikinci kurtuluş evindeyiz, sürekli beraber kalıyoruz, gece uyumadan önce derin sohpetler, dinden gir politikadan çık, insanlığın varoluşuna git, her öğrendiğini sorgula vs dönemleri.. burcunun bünye bu kadar sorgulamaya tepki verdi, burcu&ben ve burcunun karabasanları şeklinde geceler geçiyor ve tabii zor geceler, sabahları ağzımda bir topukla uyanma&boğulabilme riskime rağmen burcuyla beraber yatıyorum.. yine böyle bir akşamdı sanıyorum çığlıklarla uyandık vs.. ve nerden aklımıza geldiyse yatakta bir sigara yaktık.. burcuya da sigara içerken bırak küllüğü leğen versen yine de o külü dışarı atabilyor, ayrı bir yetenek kendisininki.. ve tabi yine başarmış, bizim çarşaf sen yan, na kocaman bi delik açıl!!! Biz farkında değiliz bu durumun, öğrenme şeklimiz o an için pek acı.. ama hala hatıradıkça kahkahalar atarım.. Efen’m ertesi gün burcunun anneciği eve gelir, yataktaki deliği farkeder, ilk işi kimi arar, demet’in anneciğini.. Telefondaki ilk cümle.. “demetin anneciği hanım, bunlar lezbiyen”.. sessizlik... “yatakta sigara içmişler”.. sessizlik.. cvp geliyor.. “neeeee, sigara mı içmişşşşşleeeer????”... “eveeeettt yataktaaaaaa”.. sessizlik... “sigara mı içiyorlar..”... sessizlik... “lezbiyenleeeer”.... ve bunun burcuyla bana geri dönüşünü düşünün sevgili dostlar, o zamanlar en az 1 aylık gerginliğe sebebiyet vermişti ailelerle.. ama sonrasında sadece kahkahaları coşturdu..
Burcu abukluklar silsilesine başladığında bana yaşadığımız en abuk şeyleri sordu, ben de garip bir insanım işte, bana herşey normal, herşey olabilir kafasındayım, bana o soruyu sorduğu günden beri kendimi zorluyorum, aslında düşünüyorum da, ya herşey abuktu biz normaldik, ya da herşey normaldi, biz abuktuk... —
YORUMLAR .... YORUMLARIMIZ ...... ( FB , 21. Kasim 2013)
********************************************************
********************************************************
YORUMLAR .... YORUMLARIMIZ ...... ( FB , 21. Kasim 2013)
********************************************************