5 Ekim 2013 Cumartesi

ABUKLUKLAR SILSILESI 5 // HAYATTA GERI SAYMAM BIR DAHA!

HAYATTA GERI SAYMAM BIR DAHA!



Abugu sacma, absürdü anlamsal ögeleri birbiri ile bagdasmayan olarak tanimlamis TDK . Bu yazacagim tecrübenin esasen ne bir sacmaligi ne de birbiri ile bagdasmayan anlamsal ögeleri (!) bulunmakta. Abuk olan tek sey hikayenin icinde geri saymam, onun disinda hersey cok candan , kandan ve hayattan...
Baslamadan önce .... Esasen her hatirladigimda beni üzen bir anidir , yazmakla yazmamak arasinda cok tereddüt ettim o yüzden , ama madem ocagin onuna kadar bir reset atacagim kendime, hafizamdan uzaklastirilmasi gereken ilk karelerden biri olacagi icin yazmamin dogru olacagini düsündüm. Isim de uydurmayacagim bu sefer zira kahramanimiz anneannem cünkü. 



Beni taniyan bir cogunuzun yakindan bildigi karakterdir anneannem , severim anlatmayi kendisini. Zira dokundugum hayatlarin hic birinde ondan daha hayat dolu , pozitif , güclü , sert , muzip, hazir cevap ve en karamsar anlarda bile güldürebilen birini bulamadim. Ha bir de Can Yücel ve Ferhan Sensoydan sonra argoyu en cok yakistirdigim insandir benim icin bak onu da atlamayayim. Gün isigi görmemis laflari vardi ve hic kolaya kacmazdi sifat seciminde.  Misal iki dakika yerinde duramayan veletler icin yaramaz, haylaz , hayta gibi kullanabilecek bir ton yakistirma varken o gidip ölünün g*tünden pamuk cikaran cinsteni kulanirdi  


Babasi Bekir Cavus onu göndermemis okula , yani sadece okula müfettisler geldiginde gönderirmis, artik onu nasil ayarliyordu bilemedim, sorma sansim da kalmadigindan hikayenin bu kismi karanlik kalacak maalesef :S Zaten kendisi ile ilgili pek bir sey anlatmazdi , torunlari olarak kendisine dair seyleri daha cok dedemi veya sevdiklerini anlatirken satir aralarindan cikarirdik. 
Kirk odali bir pansiyonu vardi annaniskonun ve tek basina döndürürdü isleri . Cinarcik tabii o vakit simdiki kadar sacma bir insaat yigini degil , yazlik kavrami da daha gelismemis olacak herhal sezonluk tutarlardi gelenler odalarini, ondan kelli de neredeyse tüm konuklar ayniydi her sene. O bildigin kirk odali pansiyonda kocaaa Istanbulu yasardik yazlari. Yesilköy, Pangalti , Bakirköy Istanbulun her kösesin, her renkten her millettendi cocukluk arkadaslarim anneannemin pansiyonu sayesinde. O yüzdendir ki de ne Ermeni bilirim ne Rum ne Alevi , isim isim , can can , bütün bir kis özlemle beklenen arkadaslar olarak bilirim hepsini. Belki de bizlere aktarabildigi en güzel seydi kendisinin, topragi bol olsun. Yeri gelm sken , o zamanlar anlamlayamadigimiz ama büyüdükce daha iyi idrak edebildigimiz kendince gelistirdigi alayli bir uslubu vardi anneannemin milliyetcilere karsi. Cinarcik`in belki de en eski ailelerinden birinden olmasina ragmen her defasinda baska bir cevap verirdi köken sorusuna, kah Kürt olurdu kah Laz, Ermeni ve hatta son dönemlerde Cingeneyiz biz dedigine bile sahit olmustuk 

Kökenini bilemem ama pagan oldugundan ciddi süphelenirdim anneannemin. Ramazanda oruc tutardi ama öyle hic namaz kildigini görmedim, bildigi tek dua Süphaneke idi onu da nereden biliyorum , onda kaldigimiz geceleri masal seansindan sonra bu duayi tekrarlatirdi, anlamini sordugumda uyuma duasi derdi , o kaa yani dinbilgisi. Ama kara cangaloz diye bir gecesi vardi kasim ayinda mesela veya Hidirellezi hic atlamazdi , arti manyak bir doga bilgisi vardi hatunun , envai cesit ot yemegi yapar, mantarini kendisi toplar, sagligi el verdigi yillarda hepimizi pesine katar ormana kestaneye götürüdü. Bu arada masal dedimse öyle kirmizi baslikli kiz falan degil, osuran yilanlar mi dersin tosuran padisahlar mi ,yaramazlik yaptigi icin balikci babasinin denizde terk ettigi aptal mehmetler mi ole kafadan sallama baska hic bir yerde karsilasmadigim türden masallar 
Hey hat yazdikca bitmez yahu Sukriye Sultan veya kuzenimin oglunun tabiri ile Sukis Babaanne. Bunlar tabii hic bir zaman unutmak istemedigim anilarim, unutmak istedigim ise kendisi ile gecirdigim son 40 dakikam 

Ne olduysa 2009 senesinin basinda oldu, birden agir rahatsizlandi anneannem, duruma el koyan Teyze Istanbul`a getirdi apar topar , bir kac testten sonra taburcu ettiler ama teyzemin ici rahat etmedi tabi, hem kontrol altinda olsun hem de hastaneye yakin diye yanina aldi anneannemi. Ama cocuklugumdan beri kalmasi icin israr ettigimiz her gece taa 80 yilinda kaybettigimiz dedeyi bahane ederek Izzet`e ayip olur ben eve gideyim diyen anneannemin evinden uzak gecirdigi bu geceler , hepimiz icin kabus gibiydi. Gün gecmiyordu ki sevgili arkadaslar anneannem eve dönmek icin yeni bir bahane bulmasin Saglam direndi hatta bakti teyzemi ikna edemiyor en zayif halka beni secti , tutturdu Burcu`nun evinde kalacagim diye. Yapma etme, onlar kari – koca calisiyorlar ne yapacaksin bir basina evde onlar gelene kadar yok dinletemediler, bir Cuma is cikisi yollara düsüldü , ki eskiden karsiya gitmek benim icin dünyanin öbür tarfina gecmek gibi bir seydi , anneanne alinmaya gidildi. Daha arabaya oturur oturmaz bizimki tabi basladi bana yeni bahaneler üretmeye, yok kiracisi ile bir sey konusmasi gerekiyormus da ben teyzeme caktirmadan onu deniz otobüsü iskelesine birakabilirmiymisim , merak etmeme gerek yokmus , büyük kuzenim onu iskeleden alirmis , teyzeme ne diyecegim diye dert etmeme gerek yokmus o bulurmus bir yolunu mus da mus mis de mis. Bildigin bir hafta bu hikayeyi dinledik evde  Baktim olacak gibi degil , haftasinda teyzemin otoriter ellerine teslim ettim tekrar anneanneyi. Ha bu arada bir de canim ya, biz evde yokken apartman görevlisine kilolarca asma yapragi aldirip sIkIldIkca dolma sarip buzluga atmis, bildigin bir sene yedik o dolmalari .

Uzatmayayim, aradan iki hafta gecti gecmedi yine rahatsizlandi anneannem, bu sefer durum daha ciidi oldugundan Aziz`in hastaneye yatiridik. Orada gecirdigi üc hafta boyunca kirdi gecirdi hastanedeki herkesi gülmekten, durumu agirdi ama inanin hic aklimiza gelmiyordu onu kaybedebilecegimiz ihtimali. Öyle ki sanki hasta oldugu icin degil de , hem bize hem hastanadekilere nese katmaya gelmis gibi bir hali vardi , vizite gelen doktorlara tek sikayetim var , torunlarim cocuk yapmiyor deyip , kendince hem bizi hem hastaligi tige aliyordu. Tek zorlandigimiz an son dönemdeki diyaliz seanslariydi ki, her defasinda kirk dereden su getiriyordu oraya gitmemek icin. Iste hafizamdan silip atmak istedigim an da yine böyle bir diyaliz seansidir.

Iyi de Burcu , basliktaki geri saymak ne alaka diyecek olursaniz... Gecmisimde öyle cok fazla hasretle bekledigim , günleri geri saydigim anilarim olmadi canlar. Hatta okumaya doymayan bir erkek kardes ve izdirabi bol doktorlugu meslek secmis bir ex sagolsun öyle asker yolu bekledigim safak saydigim günlerim de olmadi , tas catlasa tatile geri sayardim veya ögrencilik yillarimda sinavlara . Bunlarin disinda arkadaslar hayatta bir kez geri saydim o da iste bu yukarida bahsettigim diyaliz odasinda. Gecmek bilmeyen zamanlarda bir numarali oyundur ya hani kendisi, durumu hafifletmek icin. Ben de sIkIlan anneannemle oynadim bu oyunu . Ha gayret anneanne 30 dakika kaldi , hadi bak son 15 dakika sonra gidecegiz buradan , 10 dakika , 5 dakika , 1 dakika.... Sonra , sonra öyle eli elimde gözlerini kapadi anneannem, hoscakal bile demeden gitti. Bildigin ömrünü geri saymisim meger o odada. Ondan kelli hayatta geri saymam arkadas bir daha !


Burcu Seviniş'in fotoğrafı.



********************************************************

YORUMLAR .... YORUMLARIMIZ ...... ( FB , 06. Ekim 2013)


********************************************************
  • Nesligül  güzel ve dokunaklı :)) blog açsana cancan

  • Burcu aman yok yaaa iyiyim ben bole burada :))

    Tolga
    Vay be ne kadınmış, ne güzel anılar bırakmış size,

  • Fulya Şenkal
     Canım... seni çok iyi anlıyorum...

  • Özge
     Bana da agir geldi:(
  • Burcu   aaaaaa o zaman hemen güldüreyim sizi  Inanin anarken tek icimi burkan kismidir bu, onun disinda yaslar hep gülmekten gelir konu anneannem olunca . Misal politikacilara cok takikti , ama hic isim kullanmazdi , partilerin ismi zeytin dali , güvercin, alti ok, (b)asak, o parantez icinde tahmin ettiginiz üzere gayet rahat t yi kullanabilen bir sahisti , ampul , sevdiklerinin adi Karaoglan, _ki dibinde Ecevit`in resmi olan cay takimi vardi, hangi akla hizmet ne vakit almis bilemem belki annem görünce aciklar buradan _, bir de kil olduklari vardi tabii, örnegin mesela misal hic tayyip dedigini duymadik, bokuyla kavga eden adam olarak bahsederdi mevzu ona gelince 
  • Burcu  bir de durum tespitlerine " Su haldaaa " ile baslardi ki , sonrasinda yapilan tespit seni degil bir adim öteye götürmek , yere cakar birakirdi. Mesela kendinden bahsetmeyi cok seven birine , uzuuuuun uzuuun dinledikten sonra " Su haldaaaaaa seeen bi b.k olamamissin diyebilirdi 

    Tolga
    Bence bu muhterem insan abukluklar silsilesi dışında başka bir yazıyla tekrar anlatılmalı.

  • Barbaros
     Yamulmuş durumdayım...
  • Burcu  Yamulmayun yahuuuuu ,
  • Şükriye  Hikayenin sonunu bole beklemiyodum:(
  • Tac  Inşallah benim torunlarımda beni böyle( renklerimle) anımsarlar, allah rahmet etsin gerçekten aynısını yazmışsın, evet birdaha geri sayma inşallah..


  • Hazal  Süper yazmışsınız yine.. Acıklı bile olsa sonu.. Yazından anneanneni biraz anladığım seni biraz tanıdığım kadarıyla senin torunlarında senden böyle bahsedecek..;))

    Burcu
     Oooo çok teşekkür ederim

  • Burcu
     Teyzekuşum tabiisi de onlar da seni çok güzel anacaklar. Senin gibi bu kadar renkli nanaaaa - bananaaaa kaç tane var  onlar anmazsa ben en uçuk can teyze diye anıyorum olma mı